Bugün kendini çok çok iyi hissediyorsun .
Yapılacak işlerini planladın ..çok enerjiksin aynaya baktın evden çıkarken ne kadar harika göründüğünü düşündün.. keyifle ofise geldin.
Henüz işe başlayalı bir iki saat oldu.Patronuna bir iki telefon bağladın. Rütin işlerin yanısıra bir anda çıkan işleri tıkır tıkır planladın keyifle hallediyorsun.
Bir an da patronun seni arıyor ve anlayamadığın şekilde sana köpürüyor !!!
Zihninde bir iki gün hatta nerdeyse bir ay öncesine gidiyorsun..Her saniyeyi şimşek hızıyla hatırlıyorsun beyin fırtınası içinde sabah ki enerjinden bir gram kalmadan kala kalıyorsun ..
Ne oldu şimdi .. bende bugün iyiydim , işler de yolun da !!! cümlelerinn çoğalıyor ......
Sonra anlıyorsun ki esasında ne bir gün ne iki gün nede otuz dakika önceki konularda senle ilgili birşey yok :)
Sadece patroncuğun gününde değil ..Yaptığı telefon konuşmaları sinirini zıplatmış :)
Sen yönetici asistanı olarak patronunu iyi tanıyorsan esasında ofise sabah giriş anından o günü tahmin edebilirsin .. bazen hiç bulaşma durumu zihninden geçer , bazen de bir kahve çay söyleyeyim günün planı için yanına gideyim diyerek nabız yoklar ve işe başlarsın .
Ama sabah iyi olup iki saat sonra farklı durumda karşı karşıyaysan ..
Her olayı üzerine alınmamak gerektiğini bir kez daha deneyimlemiş olursun .
Tabiki giden enerjini tekrar eski seviyeye getirmek için nerde ise tüm günün gider..
aa tabi bu süreçte tamamladığın , başardığın işler için takdir alır isen , ufacık bir kusura bakma denir ise ne ala hopp anında enerjini yakalayabilirsin ..artık oda senin patron şansın olur :)
Bazen hiç ses çıkarmamak , olanı olduğu haliyle kabul etmek ve herşeyi üzerine alınmamak belkide en en iyisi ne dersin ?
Keyifli ofis günleriniz hep olsun :)))
Sevgiler
